Advertisement

Yemeğe En Çirkin Kurbağadan Başla!



 Ye O Kurbağayı Neden Okumalısın?

Brian Tracy, Ye O Kurbağayı kitabında kişinin hedeflerine ulaşması, alışkanlık edinmesi ve değişim göstermesi konularında sıraladığı 21 maddesi var. Ben bu maddeler arasında en kilit olanlarına değineceğim. O zaman hızlıca başlayalım!

​​Odaklanma ve konsantrasyon becerilerinizi geliştirmek için 3 temel adım vardır. Bu adımlar söylenirken yapması kulağa kolay gelebilir ama dünyada kendi kendine denetleyebilen insanlar sadece %2’lik bir kısımdan ibarettir. Bu becerileri edinmeniz sizi dünyadaki %2’lik kesimin içine dahil edecektir.

  1. Kararlı olun: İşleri tamamlama alışkanlığı geliştirmeye ve zorluklar karşısında pes etmemeye karar verin.

  2. Disiplinli olun: Yeni bilgiler ve beceriler edinmek için pratik yapmaya ve kendinizi geliştirmeye adayın.

  3. Sebatkar olun: Alışkanlıklar bir gecede oluşmaz. Hedefinize ulaşana kadar istikrarlı bir şekilde çalışmaya devam edin.

Brian Tracy'nin "Ye O Kurbağayı" kitabından 7 önemli ipucu ve bunları destekleyici bazı deneysel çalışmalar:

  1. Hedeflerinizi belirleyin: Başarmak istediğiniz şeyleri netleştirin ve onları kağıda dökün. Sonrada en zor olanı ile başlayın bunu her gün ve her hedef listesi için yapın! 

    1979 yılında Edwin Locke ve Gary Latham tarafından gerçekleştirilmiştir. Locke ve Latham, katılımcıları iki gruba ayırmıştır. Birinci gruba, önümüzdeki yıl için SMART (Specific, Measurable, Achievable, Relevant, and Time-bound) kriterlerine göre belirlenmiş hedefler yazmaları ve bu hedefleri her hafta gözden geçirmeleri talimatı verilmiştir. İkinci gruba ise herhangi bir hedef belirleme ve gözden geçirme talimatı verilmemiştir.

Sonuçlar:

Bir yıl sonra, hedefler yazan ve gözden geçiren katılımcıların, hedef yazmayan ve gözden geçirmeyen katılımcılara kıyasla hedeflerini iki kat daha fazla gerçekleştirdiği gözlemlenmiştir.

Hedefleri yazmanın etkili olmasının birkaç sebebi var.

Netlik: Hedefleri yazmak, neyi başarmak istediğinizi netleştirmenize yardımcı olur.

Motivasyon: Hedefleri yazmak, sizi harekete geçirmeye ve motive etmeye yardımcı olur.

Taahhüt: Hedefleri yazmak, hedeflerinize bağlı kalmanızı ve pes etmemenizi sağlar.

İzleme: Hedefleri yazmak, ilerlemenizi takip etmenizi ve gerektiğinde ayarlamalar yapmanızı sağlar.

Diğer Araştırmalar:

Locke ve Latham'ın araştırması dışında da hedefleri yazmanın etkinliğini gösteren birçok araştırma bulunmaktadır. Örneğin, bir araştırmada, hedeflerini yazan ve bir arkadaşıyla paylaşan katılımcıların, hedeflerini yazan ve paylaşmayan katılımcılara kıyasla hedeflerini üç kat daha fazla gerçekleştirdiği gözlemlenmiştir.

  1. Her günü önceden planlayın: Günlük programınızı oluşturun ve en önemli görevlere öncelik verin. Sonrada onları her gün gözden geçirin, değiştirin. Ne istediğinizi keşfetmemizi sağlayan şeyler genelde onlardır. Eğer aksiyona geçmişseniz o gerçekten istediğiniz bir şeydir, geçmemiş iseniz ona olan ilginiz düşündüğünüz kadar yüksek değildir. 

2011 yılında, "Journal of Personality and Social Psychology" dergisinde yayınlanan bir araştırmada, günlük planlama yapan kişilerin, plan yapmayanlara kıyasla daha az stresli ve daha fazla kontrol sahibi hissettikleri ve hedeflerine daha yakın oldukları gözlemlenmiştir.

2016 yılında, "Psychological Science" dergisinde yayınlanan bir araştırmada, planlama yapan öğrencilerin, plan yapmayan öğrencilere kıyasla daha yüksek notlar aldıkları gözlemlenmiştir


  1. 80/20 kuralını uygulayın: Zamanınızın %80'ini en önemli %20'lik görevlere ayırın. Bunu da 10/90 kuralı ile destekleyin. Bu kural ile yapacağınız şeye başlamadan 10 dakika yapacağınız şeyleri düşünüp planlayarak önünüzdeki 90 dakikayı kurtarın. Şunu yaparsam sonra ne yapacağım, peki o bitince arkasından ne gelmeli… Bu sayede vakit kaybı, dikkat eksikliği, odaklanma sorununu gibi durumların ortaya çıkma ihtimalini azaltın. 

İtalyan ekonomist Vilfredo Pareto, 1895 yılında İtalya'daki toprak dağılımını incelemiştir. Araştırmasında, toprakların %80'inin nüfusun %20'sine ait olduğunu keşfetmiştir. Bu bulgu, 80/20 kuralının ilk somut örneğidir.

Harvard Business Review tarafından yapılan bir araştırmada, 100 şirketin satışlarının %80'inin, ürünlerinin %20'sinden elde edildiği gözlemlenmiştir.  

McKinsey & Company tarafından yapılan bir araştırmada, şirketlerin zamanlarının %80'inin, faaliyetlerinin %20'sine harcandığı gözlemlenmiştir.  

University of California, Berkeley tarafından yapılan bir araştırmada, öğrencilerin sınav notlarının %80'inin, çalıştıkları materyallerin %20'sinden elde edildiği gözlemlenmiştir.

  1. Zorunlu Verimlilik Yasası'na uyun: En önemli görevlere odaklanmak için zaman ayırın ve önemsiz ayrıntılarla vakit kaybetmeyin. Bu da genelde en önemli olana odaklanmanızı gerektirir. En gerekli olan tek bir şeye odaklanın! 

Drucker Deneyi (1967)

Peter Drucker tarafından yapılan bir araştırmada, yöneticilerin zamanlarının %80'inin, en önemli %20'lik görevlerine harcandığı gözlemlenmiştir.

Lakein Deneyi (1973)

Alan Lakein tarafından yapılan bir araştırmada, insanların zamanlarının %90'ını, önemsiz veya ertelenebilir görevlere harcadığı gözlemlenmiştir.

McChesney Deneyi (2000)

Brad McChesney tarafından yapılan bir araştırmada, insanların zamanlarının %60'ını, dikkat dağıtıcı unsurlarla uğraşarak harcadığı gözlemlenmiştir.

Bu yasa, zamanınızı ve kaynaklarınızı en etkili şekilde kullanmanıza yardımcı olabilir.

Zorunlu Verimlilik Yasasını Uygulamak için İpuçları:

En önemli %20'yi belirleyin: Zamanınızı ve kaynaklarınızı en çok hangi görevlere harcadığınızı ve hangi ürünlerden en fazla gelir elde ettiğinizi analiz edin.

En önemli %20'ye odaklanın: Zamanınızı ve kaynaklarınızı en önemli görevlere ve ürünlere ayırın.

Diğer %80'i optimize edin: Daha az önemli olan görevleri ve ürünleri optimize edin veya elimine edin.

Zamanınızı planlayın: Her gün için bir plan oluşturun ve en önemli görevlere öncelik verin.

  1. Tıkandığınız noktaları belirleyin: Sizi engelleyen faktörleri teşhis edin ve çözümler bulun. Kısacası kendinizi geliştirin. Yazılımızdaki eksikler neler? Neyi farklı yaparsanız en tercih edilen ya da hiç donmadan çalışan siz olacaksınız? Kendinizi bunu yaparken resmedin. Ama sonuç hali ile değil o işi yaparken bir imge oluşturmanız gerekir. Bu sizi o işten alacağınız sonucu görmeye odaklı değil, o işi yapmaya odaklı hale getirecektir..

  2. Büyük görevleri küçük adımlara bölün: Her seferinde bir adımı tamamlamaya odaklanın.

2016 yılında, "PLOS One" dergisinde yayınlanan bir araştırmada, büyük görevleri küçük adımlara bölen kişilerin, daha az erteleme eğiliminde oldukları ve hedeflerine daha hızlı ulaştıkları gözlemlenmiştir.


  1. En zor işi en baştan yapın: Zorluklarla başa çıkmak için en önemli görevlere öncelik verin. Bu sayede kendi kendinizi motive etmiş olun! Çünkü en zoru en başta yapmanız sizi cesaretlendirir ve Sen mi büyüksün İstanbul yoksa ben mi kıvamında bir özgüveni yakalamanızı sağlar. Fakat en çirkin kurbağayı her gün sabah ilk iş yemeniz gerekir bu alışkanlığı edindiğiniz takdirde karşınıza çıkacak herhangi bir boyutta ki sorun sizin için hiç önemli olmayacaktır.


Bu yazıyı Brian Tracy’nin EN beğendiğim sözü ile bitirelim.

“Daha iyiye gitmiyorsan, daha kötüye gidiyorsun demektir”


Ek kaynak olarak kendinizi ve tutkunuzu keşfetmeniz adına aşağıdaki video serisini izleyebilirsiniz. 

  • Sinan Can'ın "Kendini Keşfet" serisi: Kendini gerçekleştirme ve potansiyelini keşfetme üzerine.

Yorum Gönder

0 Yorumlar